Hamam tarihi çok eskiye dayanıyor, burayı özel kılan efsanesi. Rivayete göre eski zamanların birinde bir oduncunun karısı yıkanmak için bu hamama gelir ama nereye bohçasını açmak istese olmaz, buraya müneccimin hanımı gelecek diye itelerler kadını. Velhasıl kadın ne zaman gitse yıkanamadan döner. Günlerden bi gün padişah bi duyuruda bulunur, hanım sultanın yüzüğü kaybolur saraydaki hiçbir müneccim nerde olduğunu bilememektedir ve yeni müneccim aranmaktadır. Oduncunun karısı benim kocam müneccim diye bağırır pencereden askerler, yakapaça adamı saraya götürürken yolda sultanın hizmetçisi adamı durdurup "yüzüğü benim siyah kaza yutturduğumu söyleme der" bölece oduncu yüzüğü bulur padişahın huzuruna çıkar padişah elini havaya kaldırır ve elimdeki ne peki müneccim der, müneccimde çegirge 1 sıçrar 2 sıçrar 3 üncüde ele geçer der padişah elini açar ve çekirgeyi gösterip ne dilersen dile benden der. Oduncu da karısının yaşadıklarını anlatıp hamamı ister. O günden beri burası adak hamamı olarak bilinir, muradı olan genç kızlar ve niyet sahipleri hamamı bedava halka açarlar.
Nasıl Gidilir:
Çegirge Meydanındaki büyük hamamlar sokağındadır. (askeri hasteneye yakın bölgede)
Nerde Kalınır:
Yakındaki otellerde ve pansiyonlarda kalınabilinir. Uygun fiyatlıdır..